30 Ocak 2024 Salı

İş Dünyası Trendleri

Dünya nüfusu hızlı bir şekilde yaşlanıyor.
65 yaş üstü nüfus diğer yaş gruplarına göre daha hızlı artıyor.
2019'da 11 kişiden 1’i 65 üstü iken, 2050 yılına gelindiğinde her 6 kişiden 1’inin 65 üstü olması bekleniyor.
Yenilikçi sağlık ve emeklilik stratejilerine hiç olmadığı kadar ihtiyaç duyulacak.
-----
AB, Rusya, Çin ve Japonya gibi gelişmiş ülkelerde nüfus durgun ya da azalırken, Afrika ve Güney Asya genç, hızla büyüyen ve çalışan nüfusa sahip.
İşlerin devamı ve sürdürülebilir büyüme için kesintisiz göç dalgaları yaşanacak.
Entegrasyon için yeni planlamalar ve sosyal uygulamalar gerekecek.
-----
Bugün dünya nüfusunun %55'i şehirlerde yaşıyorken, bu oranın 2050 yılına gelindiğinde yaklaşık %70'e kadar yükselmesi bekleniyor.
Özellikle küçük ve orta büyüklükteki şehirler mega şehirlere göre iki kat daha hızlı büyüyebilecek.
Bu durum altyapı geliştirme ve kentsel planlama yatırımlarını gerektirecek.
-----
2050 yılına kadar sıfır emisyon hedefine ulaşmak için insanların yaşam tarzında hızlı değişiklikler olması gerekecek.
Diğer yandan ekonomik büyüme ve nüfus artışı da sera gazı emisyonlarının artmasına ve aşırı hava olaylarına neden oluyor.
Özellikle su, gıda, enerji ve hammaddelerdeki kaynak kıtlığı giderek artıyor.
Hükümetler iklim değişikliğine uyum sağlamaya öncelik vermesine rağmen özel sektör işletmeleri tam olarak ayak uyduramıyor.
Ekosistemde geri dönüşü olmayan sonuçları önlemek için sürdürülebilirliği teşvik etmek ve yeşil farkındalık çabaları daha da önem kazanacak.
Ayrıca hükümetlerin ve işletmelerin önümüzdeki yıllarda biyolojik çeşitlilik kaybıyla mücadeleye yönelik çabalarını yoğunlaştırması bekleniyor.
-----
Yapay zekanın gelişen ortamında, yapay zekâ etiği ve şeffaf yönetişim aracılığıyla artan risklerin azaltılmasına ve aynı zamanda yeni üretkenlik olanakları ve otomasyonun keşfedilmesine odaklanılıyor.
Yapay zekâ uygulamalarının yaygınlaşması, hem yaratıcı problem çözerek hem de ticari fırsatlar sunarak günlük hayata entegrasyonunu hızlandırıyor.
-----
Sürekli değişen dijital güven ve siber güvenlik alanları zorlukların yanında fırsatlar da sunuyor.
Artan tehditler, gizlilik endişeleri ve siber saldırı olasılıkları gibi riskleri barındırsa da sorunların tespit ve çözümleri için yeni uzmanlık alanları ve mesleklere ihtiyaç duyuluyor.
-----
"Fijitalleşme”, ilgi çekici sanal deneyimler sunarak ve gerçeklik ile dijital dünya arasında kusursuz bağlantılar kurarak alışveriş yapma, çalışma ve yaşama şeklimizde devrim yaratıyor.
Dijital ikizler artıyor ve neredeyse her şey dijital bir ürün haline geliyor.
Hiper bağlantılı dünyada, internete bağlı cihaz sayısı 2017'de 27 milyar iken 2030 yılına kadar 125 milyar olacak.
Nesnelerin interneti ve akıllı cihazların yol açtığı bu artış, verimliliğin artırılmasına yönelik değişimi kolaylaştırıyor.
Kolaylıkla birlikte, hiper bağlantı; hareketlilik, havacılık, trafik yönetimi, atıkların azaltılması ve suçun önlenmesi alanlarındaki kentsel zorlukların üstesinden gelme potansiyelini barındırıyor ve günlük yaşamda derin bir dönüşüme de işaret ediyor.
-----
Kuantum işlemci teknolojisi, ilaç keşfi, genom dizilimi, kriptografi, meteoroloji, malzeme bilimi ve daha birçok alanda hızlandırılmış çözümler sunarak zorlu sorunların çözümünde bir paradigma değişikliği sunuyor.
Kurcalamaya dayanıklı iletişim potansiyeli ve benzersiz şifre çözme yetenekleri, kuantum bilişimi çeşitli alanlarda oyun değiştirici olarak konumlandırıyor ve zorlukların üstesinden gelmek ve potansiyelini kullanmak için stratejik yatırımlara olan ihtiyacın altını çiziyor.
-----
Sürdürülebilir teknoloji, ulusların ve işletmelerin hedeflerine ulaşma yolunda artık merkezi bir konumda.
Elektrikli mobilite gibi yerleşik teknolojiler ön planda kalırken, karbon yakalama ve depolama, net sıfır enerji veri merkezleri, enerji tüketiminin azaltılmasına öncelik veren altyapı ve hizmetler gibi yenilikçi çözümler, teknoloji dünyasında sürdürülebilirliğe yönelik iştahı artırıyor.
-----
Pandemiyle birlikte hızlanan uzaktan çalışma modeli genişliyor.
Özellikle Z kuşağı tarafından desteklenen hibrit modele doğru bir geçiş yaşıyoruz.
Önemli sayıda çalışanın öncelik vermesi nedeniyle bu esneklik eğilimi artık işverenler tarafından da kabul görüyor.
İşe alımlar da önemli ölçüde beceriye dayalı işe alım olarak gerçekleşmeye dönüşüyor.
Üniversite diploması veya asgari deneyim yılı gibi geleneksel nitelikler yerine becerilere dayalı işe alımlar değerleniyor.
-----
Hızlı teknolojik gelişmelerle birlikte sürekli eğitim zorunlu hale geldi.
Yeniden beceri kazanma, beceri geliştirme ve çapraz beceriler artık gelişen iş dünyasına uyum sağlamak adına eskiye göre daha fazla gerekli.
Geleceğe hazır bir iş gücü hazırlamak ve profesyonel gelişim fırsatları oluşturmak için işgücünün dijital beceri açığını kapatmak hayati derecede önemli hale geldi.
Bu nedenle eğitim stratejilerinin dinamik kariyer yolculuklarına uyumlu şekilde oluşturulması gerekecek.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Öne Çıkan Yayınlar

Kariyer Danışmanlığının Altın Kuralları

Kariyer danışmanlığı yön bulmada bir pusuladansa bir harita gibidir. "Ne olmak istiyorsun?" sorusunun cevabı her zaman doktor, mü...